atatürk'ün geometri kitabı özeti, atatürk'ün geometri kitabı hakkında bilgi, atatürkün geometri alanında yaptığı çalışmalar


Atatürk ve Geometri KitabıAtatürkün Yazdığı Geometri Kitabı


Atatürk 1936 yılı sonbaharında TDK Baş Uzmanı Agop Dilaçar ile Özel Kalem Müdürü Süreyya Anderiman'ı Beyoğlu'ndaki Haşet kitabevine gönderip ve Fransızca geometri kitapları aldırır. 1936 ve 1937 kış ayları boyunca Dolmabahçe Sarayı'nda bu kitap üzerine çalışan Atatürk'ün hazırladığı kitap Kültür Bakanlığı tarafından 1937'de yayımlanır. 

Atatürk kitabında Arapça ve Farsça kökenli bazı geometri terimlerine, üçgen, dörtgen, artı, eksi, çarpı, bölü, eşit, toplam, yüzey, uzay, boyut, çember, çap, açı... gibi günümüzde hala kullanmayı sürdürdüğümüz Türkçe karşılıklar bulunmuştur. Atatürk kitapta bu terimlerin yerine Türkçeye ve dile daha uygun kelimeler bulunduğunda onların kullanılmasını ve güncellenmesinin gerekebileceğini belirtmiştir. Bu doğrultuda da bazı kelimelerin artık kullanılmadığını yada bazı değişikliklere uğradıklarını görebiliriz. Dayire yerine daireyüre yerine kürepürüzma yerine artık prizma kullanıyoruz. Yine dikeyin çap karesi yerine artık Pisagor Teoremi ifadesi, imsel şekiller yerine benzer şekillerhomolog kenarlar yerine benzer kenarlar kullanılıyor.

Osmanlı döneminde 
* üçgene müselles, 
* alan için Mesaha-i sathiye, 
* dik açı yerine zaviye-i kaime, 
* yükseklik yerine kaide irtifaı deniliyordu. 

Üçgenin alanını tanımlamak için 
* üçgenin alanı taban uzunluğu ile yüksekliğinin çarpımının yarısına eşittir tanımı yerine, 
bir müsellesin mesaha-i sathiyesi, kaidesinin irtifaına hâsıl-ı zarbinin nıfsına müsavidir deniliyordu.

Kitabın kapağında önemle belirtildiği gibi, Atatürk‘ün bu yapıtı için “Geometri öğretenlerle, bu konuda kitap yazacaklara kılavuz olarak Kültür Bakanlığı‘nca neşredilmiştir” denilir. Yazar adı olmamasına rağmen yazının ruhu ve tutumunun, onun, Atatürk‘ten çıkmış olduğunu apaçık delil olduğunu belirtir (Agop Dilaçar)

Atatürk'ü bu geometri kılavuzunu yazmaya zorlayan nedenleri, O’nun dil çalışmalarını yakından izleme olanağını bulabilen dil uzmanı Agop Dilaçar şöyle açıklıyor:
“… Atatürk hep matematikle uğraşırdı. Eski geometri terimleri çok ağdalydı. Pedagojide bir gerçek var: Fikir yolunun açık olması, bir ip ucunun bulunması lazımdır. Yoksa bir külçe gibi çöker. Müselles kelimesini ele alalım. Arapça okullarımızdan kaldırılmıştır. Sülüs’ten müstak (türetilmiş) bir kelime olduğunu öğrenci nasıl bilsin? Arapça soğurucu bir dildir. Örneğin “müstesrik” “sark” kelimesinden gelmiş bir kelimedir. Önüne, ortasına, arkasına birtakım heceler eklenmiş. Bunun aslını bulmak bir Arapça gramer meselesidir, Okullarımızdan Arapça, Farsça kaldırılmış olduğundan, öğrenci “müselles”i manasız bir kelime olarak karşısında görecektir. “Uç” aklına gelmeyecektir. Ama müselles yerine “üçgen” dersek, bir üç var. “Gen”. Atatürk’e göre “genişlikten” alınmıştır. Bir ipucu var. “Dörtgen” dörtten gelmiştir. Bir ipucu vardır. “Eşit”, denk anlamında olan “eş”ten gelmiştir. Ama müsavi Arapça bir kelimedir. Bu sebeple Atatürk’ün prensipleri burada da doğru idi. Onun için bu en ağdalı olan bu bilim dalını ele aldı ve kitabı örnek olarak bıraktı”

Atatürk terim çalışmalarının ülkedeki etkisini öğrenmek için, 1937 yılı sonbaharında, Sivas’a giderek, vaktiyle Sivas Kongresini topladığı lise binasında, dokuzuncu sınıfın geometri dersine girmiş. Bu derste eski terimlerle öğrenimin zorluğunu bir kez daha saptayan Atatürk, “Bu anlaşılmaz terimlerle, öğrencilere bilgi verilemez” diyerek kitabi atmış ve sonra tahta başına geçip “dili” yerine “kenar”, “müselles” yerine “üçgen”, “müselles-i mütesaviyül adla” yerine “eşkenar üçgen”, “zaviye” yerine “açı” terimlerini kullanarak ünlü Pisagor teoremini öğrencilere anlatmış. 

Atatürk, dilimize karşılığı "koşut" olan "muvazi" kelimesinin yerine kullandığı "paralel" teriminin kökenini açıklarken Orta Asya'daki Türklerin, kağnının iki tekerleğinin bir dingile bağlı olarak duruş biçimine "para" adını verdiklerini anlatmış. 

Atatürk, bu inceleme gezisinde yanında bulunan Kültür Bakanı Saffet Arıkan’a tüm okul kitaplarının yeni terimlerle, hemen yenilenmesi emrini vermiş ve Türkçeleştirilmiş terimlerle iki ayda hazırlanan kitaplar bütün okullara Kültür Bakanlığınca gönderilmiş. 

Kültür (Milli Eğitim) Bakanı Saffet Arıkan, 1937-1938 Öğretim Yılında ilkokulların dördüncü ve beşinci sınıflarında okutulacak Hendese (Geometri) ve Hesap (Matematik) kitapları hakkında 15 Ekim 1937 tarihinde şu yazılı emri verdi:

“Atatürk tarafından yazılan eser asıl olmak üzere, buna uyan herhangi kitaptan (Hesap+Hendese) okutulması.”
                                                                                    15.X.1937
                                                                                     S. Arıkan 

Atatürk tarafından matematik ve geometri alanında değiştirilen, geometri kitabında yazdığı Osmanlıca terimlerin Türkçe karşılıkları:

Osmanlıcası – Atatürk’ün önerdiği

Bu’ud – boyut
amûd – dikey
dılı – kenar
faraziye – varsayı
hat – çizgi
hattı munassıf – açıortay
hattı mail – eğik
kutur – çap
kavis – yay
kaaide – taban
kaim zaviyeli müselles – dikey üçgen
mekan – uzay
muhit-i daire – çember
mümâs – teğet
mustatîl – dikdörtgen
muhammes – beşgen
mecmû – toplam
mesâha-i sathiyye – alan
mahrut – koni
müselles-i mütesâviyü’l-adlâ’ – eşkenar üçgen
müselles-i mütesâviyü’ssâkeyn – ikizkenar üçgen
murabba – kare
mümaselet – imsiy
müştak – türev
müsavi – eşit
muvazi – paralel-koşut
menşur – pürüzma
mukavves – eğri
muhit – çevre
nisbet – oran
nısf-ı kutur – yarıçap
re’s – köşe
re’sen mütekabil zâviyeler – ters açılar
satıh – yüzey
seviye – düzey
şâkulî – düşey
şibh-i münharif – yamuk
tenasüb – orantı
tamamlıyan zaviye – tümey açı
umumi totale – ökül küre – yüre
ufkî – yatay
va’zîyet – konum
veter – kiriş
zâviye – açı
zâviyetan’ı mütabâdiletân-ı dâhiletan – iç ters açılar
zâviyetân-ı mütevâfıkatân – yöndeş açılar
zaviyei hadde – dar açı

Atatürk yazdığı geometri kitabı ile anlaşılması zor olan Osmanlıca terimler yerine Türkçe terimler kullanarak Türk dilini yabancı kelimelerin etkisinden kurtarmış hem de bilimsel anlamda büyük bir çalışmaya imza atmıştır. Atatürk’ün yazdığı geometri kitabının adı: “Geometri” dir. Kitap 3. Türk Kurultayı’ndan hemen sonra yazılmıştır. Atatürk tarafından 1936-1937 yıllarında kış aylarında Dolmabahçe Sarayı’nda kendi el yazısı ile yazdığı 44 sayfalık bir kitaptır. Şimdilerde ise kitabın sonuna bir sözlük de eklenmiştir.

Kısacası; "Müsellesin, zaviyetan-ı dahiletan mecmu’ü 180 derece ve müselles-i mütesaviyü’l-adla, zaviyeleri biribirine müsavi müselles demektir.” yerine “Üçgenin iç açıları toplamı 180 derecedir ve eşkenar üçgen, açıları birbirine eşit üçgen demektir.” dememizi Atatürk’e borçluyuz.

Atatürk'ün yazdığı bu kitabın PDF halini BURADAN İNDİRebilirsiniz. Birçok kitabevinde 5 lira gibi cüzi bir ücret karşılığında satılıyor. Hatta bir ara 1 liraya bulup 10 tane almıştım. Kütüphanenizde bulundurmanızı tavsiye ederim.

Kitap incelemelerimi; öğretmenler, zeka oyunları akıl yürütme ve mantık soruları sevenler için tavsiyelerimi KİTAPLAR etiketi altında topluyorum. Dilerseniz diğer yazılarımı da inceleyebilirsiniz.

Abdi Cihad CANAN
Matematik Öğretmeni



1-)Agop Dilaçar  "Geometri" kitabının "Önsöz"ü, Türk Dil Kurumu Yayını, 1981, s. V
2-)Us, Asım: Asım Us'un Hatıra Notları, 1966, s. 232, 234
3-)Önerkol: "Tarihsel Bir Anı", Bilim ve Teknik: Kasım 1981, Sayı: 180, s. 16.


Share To:
Magpress

MagPress

Vestibulum bibendum felis sit amet dolor auctor molestie. In dignissim eget nibh id dapibus. Fusce et suscipit orci. Aliquam sit amet urna lorem. Duis eu imperdiet nunc, non imperdiet libero.

0 comments so far,add yours